Mirastan Mal Kaçırma: Muris Muvazaası
Mirastan mal kaçırma, miras bırakanın (muris), mirasçılarını miras hakkından yoksun bırakmak amacıyla yaptığı işlemleri ifade eder. Bu işlemler genellikle bağışlama gibi karşılıksız kazandırmaların, satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi gibi gösterilmesiyle gerçektirilebilecektir. Bu tür işlemler, mirasçıların haklarını ihlal ettiği için hukuken geçersiz sayılabilecektir.
Muris muvazaası kavramı hukukumuz kanuni düzenleme ile ortaya çıkmış bir kavram değildir. Türk Borçlar Kanununda düzenlenen muvazaa kavramı dışında muris muvazaasına ilişkin kanuni bir düzenleme bulunmamaktadır. Ancak geçmiş Yargıtay kararları neticesinde böyle bir hukuki kavram doğmuştur.
Muris Muvazaasının Unsurları
Muris muvazaasının varlığından söz edilebilmesi için aşağıdaki unsurların bulunması gerekir:
- Görünürdeki İşlem: Miras bırakan ile karşı taraf arasında yapılan ve resmi olarak geçerli görünen işlem (örneğin satış sözleşmesi).
- Gizli İşlem: Tarafların gerçek iradesini yansıtan, ancak resmi kayıtlarda yer almayan işlem (örneğin bağışlama).
- Muvazaa Anlaşması: Tarafların, görünürdeki işlemin gerçekte geçerli olmayacağı konusunda anlaşmaları.
- Mirasçılardan Mal Kaçırma Amacı: Miras bırakanın, mirasçılarını miras hakkından yoksun bırakma niyeti.
Hangi Durumlar Muris Muvazaası Sayılabilecektir?
- Miras bırakanın, taşınmazını bir mirasçısına satış gibi göstererek devretmesi.
- Taşınmazın, ara malik kullanılarak üçüncü kişiye devredilmesi.
- Ölünceye kadar bakma sözleşmesi yapılarak taşınmazın devri.
- Bağışlama işleminin, satış gibi gösterilmesi.
Muris Muvazaası Davası Nasıl Açılabilecektir?
Muris muvazaası nedeniyle hakkı ihlal edilenlenlerin açacağı dava, tapu iptal ve tescil davasıdır. Bu dava ile, muvazaalı işlemin iptali ve taşınmazın mirasçılar adına tescili talep edilebilecektir.
Davayı Kimler Açabilecektir?
Miras hakkı ihlal edilen tüm mirasçılar, bu davayı açma hakkına sahiptir. Saklı pay sahibi olsun veya olmasın, miras hakkı çiğnenen her mirasçı dava açabilecektir.
Görevli ve Yetkili Mahkeme
Dava, taşınmazın bulunduğu yer Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılmalıdır.
Zamanaşımı ve Hak Düşürücü Süre
Muris muvazaasına dayalı davalar, ayni hakka ilişkin olduğundan zamanaşımı veya hak düşürücü süreye tabi değildir. Miras bırakanın ölümünden sonra her zaman açılabilecektir.
Muris Muvazaasının İspatı
Muris muvazaasının ispatı, tanık beyanları, yazılı belgeler ve diğer delillerle mümkündür. Özellikle, satış bedelinin ödenip ödenmediği, taşınmazın devrinin mirasçılardan mal kaçırma amacı taşıyıp taşımadığı gibi hususlar önemlidir.
Yargıtay kararlarında, taşınmazın değerinin çok altında bir bedelle devredilmesi, bedelin ödenmemesi veya miras bırakanın mal varlığının tamamını bir mirasçıya devretmesi gibi durumlar, muris muvazaasının varlığına delil olarak kabul edilmiştir.
Sonuç
Muris muvazaası, mirasçıların miras hakkını korumak için önemli bir hukuki yoldur. Miras bırakanın, mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla yaptığı işlemler, hukuken geçersiz sayılabilir ve iptal edilebilir. Bu nedenle, mirasçılar, haklarını korumak için muris muvazaası davası açabilirler. Muris muvazaası davası oldukça karmaşık ve bir profesyonel tarafından yürütülmesi gerekli davalardandır. Bu nedenle bu uyuşmazlık ile ilgili bir avukattan hukuki yardım almanızı tavsiye ederiz.